Setr nedir?

Setr nedir?

Arapça, örtme, perdeleme, perde gibi anlamları olan bir kelime. Kaşanî setri, seni, ifade eden mânâdan ayıran her şey.diye tanımlar. Setr’e verilen örnek* kainat üzerinde bulunan örtü olabildiği gibi, âdet ve amellerde duraklamak da, olabilir. Sûfiyye’nin yaşayışı tecellide, belası (imtihanı)’da Setr’dedir.Havas, tecelli halinde coşarlar (tıyş), setr halinde yaşarlar (işret ederler, ıyş).

Seva ne demek?

Seva ne demek?

Arapça, düzgün, zirve, benzer mutedil vs. gibi anlamları olan bir kelime. Halkta bulunan Hakkın batın (iç) lan. Halk (yaratılanlar) ile ilgili ta’ayyünler (belirmeler), Hakk’ın perdeleridirler. Hak, Zâtında zâtı ile zuhur etmiştir. Halkın batn (iç) lan Hak’dadır. Yaratılanlar, zatıyla zuhur eden (görünen) Hakk’ın vücudundaki yokluğuyla, ma’kul olarak bakîdir.

Sevab ne demek?

Sevab ne demek?

Arapça, Mükafat, ata, sevap, balansı, bal vs. gibi anlamları olan bir kelime. Allah’tan mağfiret ve rahmete, Hz. Peygamber (s)’den şefaate hak kazandıran şeye, sevâb denir.

SEVÂDU’L-VECH Fİ’D-DAREYN

SEVÂDU'L-VECH Fİ'D-DAREYN

Arapça, dünya ve âhirette yüzü kara, anlamında bir ifade. Dünya ve âhirette zahiren ve bâtınen, aslî bir vücûda sahip olmaması bakımından, Allah’da tam anlamıyla fena bulmak. Gerçekte fakr, Allah’a ve asli yokluğa dönüş işte budur. Bir kısım sufiler “fakr tam olunca o Allah’tır” demişlerdir.

Seyfi külah nedir?

Seyfi külah nedir?

Arapça-Farsça, kılıçlı külah demektir. Yukarı yassılaşarak yükselen ve bu şekliyle kılıcı andıran Mevlevi külahı. Bu şekildeki külahı, XVI. Yüzyılda Mevlana soyundan (İnâs Çelebi) Divâne Mehmed Çelebi bazen giyerdi. Bu şekildeki sikke, Bektâşîlerin Elifî Tâc’ına benzer.

Seyr ne demek?

Seyr ne demek?

Arapça, yürümek, gezmek, gitmek demektir. Allah’a ulaşmak üzere yapılan manevî yolculuğa, seyr denir. İki türlü seyr vardır: 1) Seyr-i Nuzûlî: Mukayyed vücûd (varlık)’un ortaya çıkması için mutlak vücud (varlık)’un seyri. Bu ehadiyet’in imkan mertebesine, mutlakın mukayyede, küllün (bütünün) cüz’e (parçaya) inişidir. 2) Seyr-i Urûcî: Mukayyedin mutlakda yok olmak üzere yaptığı seyir. Cüz’ün, külle seyri. Buna … Devamını oku

SEYR ANİ’LLAH

SEYR ANİ'LLAH

Arapça, Allah’tan seyr demektir. Sülûkun dört mertebesinden, dördüncüsüdür. Buna “telvin ba’de’t-temkin” (temkinden sonra telvin) denir. Bu seyir vahdet (birlik)’ten, kesret (çokluk)’e doğrudur. Bundan gaye, Hak’dan halka terbiye ve irşâd için dönüştür. Bu yüzden, seyr-i anillaha “beka ba’de’l-fenâ”, “sahv ba’de’s-sekr” veya “fark ba’de’l-cem” de denir. Bu durumdaki kişi, vahdette kesreti, kesrette vahdeti görür.

SEYR Fİ’LLAH

SEYR Fİ'LLAH

Arapça, Allah’da seyr demektir. Manevî yolculuğun dört basamağından ikincisi. Buna sefer-i sâni (Cem’) de denir. Allah’ın sıfatlarıyla muttasıf, isimleriyle mütehakkık, ahlakullah ile ahlaklanmak, ufuk-ı âlâya ulaşmak, bütün bedenî özelliklerinden kurtulmak, seyr-i fillah’ı tanımlar. Bu seferin nihayetinde, sâlike vücûh-ı âlemden perdelerin kalkıp, ilm-i ledünnînin keşfolunduğu kaydedilir.

Uluslararası İlişkiler
Haber
Amerika