Tasavvufta şeriat ne demek?
Arapça, yol, su kanalı demektir. Dinin zahirî (dış şekil) yönüne ait kaideleri veya dinin hukuk kuralları. Tasavvufa da, batinî hukuk veya batinî fıkıh denir.
Arapça, yol, su kanalı demektir. Dinin zahirî (dış şekil) yönüne ait kaideleri veya dinin hukuk kuralları. Tasavvufa da, batinî hukuk veya batinî fıkıh denir.
Arapça, şerefli demektir. Hz. Hasan (r)’ın neslinden gelenlere “Şerif”, Hz. Hüseyin (r)’in neslinden olanlara da “Seyyid” denir.
Burhaniye’nin kollarından biridir. Seyyid Şihabeddin Abdü’l-Abbas Ahmed b. Osman eş-Şernûbi’l-Maliki’l-Burhanî (ö. 994/1586) tarafından kurulmuştur.
Arapça, isimlerin şahitleri demektir. Eşyanın şevâhidi, dış âlemde haller, vasıflar ve fiiller sebebiyle, görülen farklılaşmadır. Rızık verilen (merzûk), rızk vericiye; diri dirilticiye; ölü öldürücüye şehâdet eder.
Arapça, Hakk’ın şâhidleri demektir. Bu, dışta var olarak bulunan âlemin hakikatleridir. Zira, mükevvini (yaratıcıyı) gösterir.
Arapça, tevhidin şahitleri demektir. Tevhidin şevâhidi de, eşyanın ta’ayyünleridir. Herşeyin, kendisini başkasından ayıran, kendine özgü bir ta’yin ile ehadiyyeti vardır.
Arapça, iştiyak ve özlemi ifade eden bir kelimedir. Kalbin, sevgilisine kavuşmak üzere çekilişine, veya sevgili anıldığında kalbin heyecanlanmasına şevk denir. Kalbdeki şevk, lambadaki fitile, Aşk da ateşteki yağa benzer. Allah’a iştiyak duyanın O’na yakın olacağını, yakın olanın neş’eleneceğini, neş’elenin de vuslata ereceğini kaydederler. Vuslatta derinleşenler için, müjdeler ve güzel bir varış yeri sözkonusudur. Şevk ile … Devamını oku
Ebu Muhammed Yunus b. Yusuf eş-Şeybanî (öl. 619/1223) tarafından kurulmuş bir tasavvuf okulu.
Çılgın, deli, aşk hastası (delice aşık) anlamında Farsça bir kelime. Cezbe halindekiler, meczublar, şiddetli sevgiyle coşup kendisinden geçenler için, bu terim kullanılır.